İsrail’in 10-21 Mayıs arasında 11 gün boyunca Gazze’ye yönelik uyguladığı yoğun bombardıman, varılan ateşkes anlaşmasıyla şimdilik büyük ölçüde son erdirildi.
Ancak geride büyük bir yıkım ve babalarını annelerini kaybeden, ağır yaralanan, engelli duruma gelen veyahut bombardıman sırasında travma geçiren çok sayıda çocuk kaldı.
Ağır travma nedeniyle bu çocuklarda, kaygı bozukluğu başta olmak üzere çok sayıda psikolojik sorun devam ediyor.
Rentisi ailesi evlerine düşen füzenin patlamaması sonucu ölümden şans eseri kurtuldu. Bombardıman üzerinden yaklaşık 2 ay geçmesinde rağmen ailenin iki çocuğundaki aşırı korku ve travma sonrası kaygı halen sürüyor.
Çocukların annesi Esma Rentisi, saldırıların gece saatlerinde ailenin evde uyurken gerçekleştiğini anlatıyor ve olay sonrasında yaşadıklarını şu sözlerle aktarıyor:
“Hava saldırısı evimizi doğrudan hedef aldı. Gördüğünüz gibi evimizde büyük bir hasar meydana geldi. Elhamdülillah, büyük oğlum Hassun’u yıkımın altından çıkardım. Küçük oğlum Münir’i ilk başta bulamadım bile. O kadar büyük bir toz bulutu vardı ki, hiçbir şeyi göremiyordum.”
Anne çocuklarının ağır travma yaşadığını da ifade ediyor:
“Kiralık bir ev aramaya gittiğimizde oğlum o eve girmeyi kabul etmedi bile. Her şeyden aşırı korkar oldu. Herhangi bir ses, herhangi bir hareket. Geceden, karanlıktan korkmaya başladı. Eskisi gibi uyuyamıyor. Artık hep yanımda uyumak istiyor. ‘Anne Yahudiler evimizi bir daha bombalayacak mı?’ diye soruyor bana.”
İsrail saldırılarında yaşları 5 ila 15 arasında olan 550 çocuk yaralandı.
Bu çocukların bir kısmı ağır yaralarını hala atlatmaya çalışırken bir diğer kısmı bedensel engelli durumuna geldi.
Vedi Masri ağır yaralı olarak hastaneye yetiştirilen çocuklardan biri. Sağlığına kavuşmak için birçok ameliyat geçiren Vedi’nin hastanedeki tedavisi hala sürüyor.
Babası Tamer Masri, çocuğunun yaşadıklarını şu sözlerle aktarıyor:
“Bizim durumumuz zordu. Çünkü ambulans çok gecikmişti. Oğlum belki 15 dakika boyunca olay yerinde kan kaybetti. Hastaneye vardığımızda durumu çok ağırdı. kalbinde şarapnel parçaları tespit edilmişti. Bir ameliyat geçirdi. 6 saat sonra kalın bağırsaklarında da şarapneller çıktı. Bir daha ameliyata alındı. Oğlumun 9 gün boyunca yemek yemesi ve su içmesi yasaktı.”
Evleri yıkılan, sevdiklerini kaybeden, bedensel engelli haline gelen, oyuncaklarını enkaz altında aramak zorunda kalan Gazzeli çocuklardaki travmayı aşmak için psikolojik destek şart.
Gazzeli çocuklardaki kaygı bozukluğu ve gece korkusu ile mücadele için birçok kurum ve yardım kuruluşu devreye giriyor.
UNICEF’in verilerine göre, İsrail’in son saldırılarından önce Gazze’de her 3 çocuktan birinin psikolojik desteğe ihtiyacı vardı. Son saldırılardan sonra ise bu rakam daha da arttı.
Psikolojik destek gören Lana Kamil, “Saldırılar sırasında gözlerimi ve kulaklarımı kapatırdım. Çok bağırıyordum. Gece kabuslar görürdüm” ifadeleriyle yaşadığı korkuyu anlatıyor ve ekliyor:
“Dünyadaki diğer çocuklar gibi barış ve huzur içinde yaşamak istiyoruz. Güzel yerlere gitmek istiyorum. Dünyadaki çocuklar lunaparka gidiyorlar. Salıncaklarda sallanırlar. Ama biz bombardıman sırasında çok korkuyorduk. Barış ve huzurda yaşamak istiyoruz.”
Muhabir: Sami Berhum – TRT Arabi
TRT