Eskişehir’de bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Anadolu Üniversitesi’nin yeni akademik yılının açılış törenine katıldı.
Törende Kıbrıslı Türkler ve Anavatan Türkiye arasında siyasal, ekonomik, kültürel ve bilimsel ilişkilerin geliştirilmesi konularındaki çalışmaları ve başarıları nedeniyle Cumhurbaşkanı Tatar’a Fahri Doktora unvanı verildi.
Cumhurbaşkanı Tatar törende daha sonra, “Geçmişten Günümüze Kıbrıs Türklerinin Adada Var Oluş Mücadelesi” konulu ilk dersi verdi. Cumhurbaşkanı Tatar, konuşmasına Eskişehir ile Kıbrıs arasında Cengiz Topel gibi önemli bir bağ olduğunu hatırlatarak başladı.
Osmanlı İmparatorluğunun nın 1571’de 80 bin şehit vererek bir yılda Kıbrıs’ı feth ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, imparatorluk için Akdeniz bölgesinde stratejik öneme sahip Kıbrıs adasını almasının önemine işaret etti.
1878’e kadar Osmanlı idaresinde olan adada huzurun devam ettiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, adanın kiralanması ve birinci dünya savaşından sonra İngiltere’nin gasp etmesi ile Kıbrıslı Türklerin mücadelesinin başladığını kaydetti.
1960 anlaşmalarının önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, o dönem Kıbrıs’ın yunanistan’a bağlanmasının önlenmesi için olağanüstü bir çaba harcandığını kaydetti. Cumhurbaşkanı “1960 anlaşması bizim tarihimizde önemlidir çünkü şu anda egemenlik ve devlet meselesinde bizim iddalarımız 1960 anlaşmasında devredilen egemenliğin iki ayrı halka olmasıdır. Dolayısı ile Kıbrıs Türk halkınıhn egemenlik hakkı en az Rum halkı kadar legaldır. Dolayısı ile 1571’den sonra başlayan mücadelemiz 1960 anlaşması ile daha kalıcı bir noktaya gelir çünkü Enosis ve Rum-Yunan ikilisinin kanlı saldırıları, soykırım, ve bizleri esaret altında yönetme arzuları bir bakıma geride kalır çünkü Kıbrıs’ta hiçbir zaman Rum Yunan ikilisi Türkleri yönetmemiştir” diye konuştu.
Tatar Makarios’un Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yaşatma yerine adayı Yunanistan’a bağlamak için sıçrama tahtası olarak gördüğünü söyledi.
“Biz Kıbrıs’ta kendi haklarımızı talep ettik” diyen Cumhurbaşkanı adada Rumlarla birlikte yaşamak istediklerini ancak karşı taraftan aynı anlayışı görmediklerini vurguladı.
74’ten sonra İki bölgeli, iki devlete dayalı bir yapı kökleşirken Rum-Yunan ikilisinin Türkiye’yi Kıbrıs’ta işgalci göstermek, federal temelde bir anlaşma için sürekli zemin yokladığını belirtti.
Federal bir çözüm olan Annan planına evet diyen Kıbrıs Türk tarafının cezalandırıldığını, hayır diyen Rumların ise AB’ye alınarak ödüllendirildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı, bunun hem Kıbrıslı Türklere hem de Türkiye’ye yapılan bir haksızlık ve hukuksuzluk olduğunu söyledi.
Tatar “Oynanan oyun şudur; federal temelde bir anlaşma Kuzeyi ile Güneyi ile Kıbrıs’ı AB’ye almak, Kıbrıslı Türklere ise ‘size AB’de bir gelecek vaat ediyoruz” eşitlik temelinde bir anlaşma, ve hali ile bu federal temelde bir anlaşmadan sonra Türkiye’ye de sen AB’de olmadığın için yavaş yavaş Kıbrıs’tan çekileceksin. Ki nitekim, New York’ta üçlü toplantıda sayın Anastasiadis’e Genel Sekreter’in huzurunda bunu teyit ettirdim” diye konuştu.
Görüşmede Anastasiadis’in, Rum tarafının Cenevre’de sıfır asker sıfır garanti talebinde bulunduklarını kabul ettiğini belirten Cumhurbaşkanı federal temelde bir anlaşmanın adayı 1960 öncesine götüreceğini vurguladı.
Yapılmaya çalışılanın, Türkiye’nin adadaki askeri varlığının çekilmesi ile Ege Denizinden Akdeniz’e bir Yunan gölü yaratmak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı, “buna karşı dik durmalıyız, pozisyonumuzu korumalıyız” diye konuştu.