Cumhurbaşkanı Tatar “5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü”nü kutladı

0
125

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Tatar, mesajında, “varlıklarıyla toplum yapımıza şekil veren kadınlarımızın sorunlarının dile getirilmesinin sadece bu günle sınırlı kalmaması dileğimle 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nü kutluyor ve saygılarımı sunuyorum” dedi.

“Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranların; Türk milletinin ‘erkek ve kadın ayrımı’ yapılmaksızın çağdaşlaşması ve kalkınması gerektiği düşüncesinde” olduğunu ifade eden Tatar, şöyle devam etti:

“Türk kadınının, toplum hayatında aktif hale getirilmesi ve bunu sağlayacak bazı kanunî düzenlemelerin yapılması gerektiğine inanıyorlardı. Özellikle millî mücadele sırasında tereddüt etmeden erkeklerin yanındaki yerlerini almaları, onları bu düşünceye sevk eden olayların başında geliyordu.

Bu sebeple zor günlerde cepheye silah ve cephane taşıyan fedakâr Türk kadınının toplumdaki yeri ve durumu konusunda erkeğinkinden farklı olamayacağını belirten Mustafa Kemal Atatürk 21 Mart 1923 tarihinde yaptığı bir konuşmada, kadınlara birtakım haklar tanınması gerektiği üzerinde duruyordu. Yine bu konu ile ilgili olarak; ‘Bir millet kadın ve erkekten meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir topluluğun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin?’ diyerek konunun önemini açıkça ortaya koyuyordu.

Özellikle Atatürk’ün bu konudaki düşünceleri, çalışmaları ve direktifleri neticesinde kadınlar; 17 Şubat 1926 tarihinde Türk Medenî Kanunu’nun kabulünden itibaren kademeli olarak hak ettikleri medenî, siyasî ve sosyal haklara kavuşmaya başladı.

Kadınlar, Türk Medenî Kanunu’nun kabulünden sonra, 3 Nisan 1930’da çıkarılan Belediye Kanunu ile belediye seçimlerinde, seçme ve seçilme hakkını elde ederken; 26 Ekim 1933 tarihinde de muhtarlık seçimlerinde aynı hakka kavuştu. En nihayet, 5 Aralık 1934’te yapılan Anayasa değişikliği ve kabul edilen Milletvekili Seçimi Kanunu ile milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip oldular. Böylece cumhuriyetin ilk yıllarında gerçekleştirilen bu çalışmalar sonucu Türk kadını, birçok Avrupa ülkesindeki kadınlardan daha önce seçme ve seçilme hakkını elde etmiş ve bu hakkı kullanmaya başlamıştır.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz